İnsanın zihinsel performansı ile fiziksel uygunluğu arasında olumlu
bir ilişki olup olmadığı yıllardır insanların ilgisini çekmektedir. Zeki
bakışlı ve aynı zamanda biçimli ve güçlü kas yapısını yansıtan antik
dönemlere ait heykellerin, bu bağlantıyı yansıtan ilk ve en eski
örnekler olduğu söylenebilir. Hareket ve zihinsel performans alanındaki
ilk çalışmaların deneysel psikologlar tarafından yapıldığı
belirtilmesine rağmen son zamanlarda nörologların önemli bulgulara
ulaştığı bildirilmektedir. Doğu Alman psikologlarının ilk araştırmaları,
hangi tür zihinsel antrenmanların sporda başarıyı arttırabileceğini
bulmaya yönelikti. Diğer bir grup araştırmacı da, okuma ve mantık gibi
zihinsel yetenekleri geliştirici oyunların üretilmesine çalışmıştır.
Daha sonra problem çözme, ezberleme, değerlendirme, sınıflandırma gibi
zihinsel fonksiyonları canlandıran hareket etkinliklerini bulmaya
yönelik araştırmalar ön plana çıkmıştır.
İnsanın becerileri öğrenmesi ile zihinsel fonksiyonları arasında
büyük bir ilişki bulunmaktadır. Reflekslerimiz dışında istemli olarak
yaptığımız her harekette bir zihinsel eylem bulunur ve bu da zekâ ile
ilintilidir. İstemli bir hareket üretmeye kalkıştığımızda bilgi ve zekâ
düzeyimize göre ne yapmaya çalıştığımızı, niçin yapacağımızı ve
sonuçlarının ne olabileceğini düşünürüz. Hareketin düzeyi, tercih
şeklimiz ve önceden kestirimlerimizin (öngörü) isabeti büyük ölçüde
düşünce gücümüz ile ilgilidir. Bir harekete başlamadan önce, hareketi
denerken, iki deneme arasında ve denemelerimiz sonrasında elde ettiğimiz
sonuçların değerlendirilmesinde zihinsel aktivitenin düzeyi beceri
performansının düzeyi ile ilgili görünmektedir. Becerikli bir şekilde
gerçekleştirilen bir hareket performansının arkasında yine beceriklice
gerçekleştirilen bir zihinsel performans olduğu bilinmektedir.
Egzersiz ve akademik performans üzerine yapılan araştırmalar ilginç
sonuçlar ortaya koymuştur. Hafif ve orta düzeyde yapılan bedensel
alıştırmalar insanın zihinsel performansı üzerinde olumlu etkileri
olduğu ortaya konulmuştur. Bilimsel çalışmalar önemli bir zihinsel
aktiviteye yönelik bir işe kalkışmadan önce orta şiddette bir alıştırma
yapmayı öneriyor. Örneğin; sınavdan önce orta düzeyde(en çok %45) bir
egzersiz yapmanın, zihinsel performans üzerinde etkili olduğu
belirlenmiştir. İsveç’te yürüyen bant üzerinde yapılan bir araştırmada,
matematiksel problemlerin çözülmesine yönelik alınan olumlu sonuçlar, bu
yaklaşımı desteklemektedir.
Egzersizin zihinsel fonksiyonlar üzerine etkisi üzerine yapılan
araştırmalar bir önemli sonucu daha ortaya koymuştur. Çalışmalar, %80 ve
üzerindeki zorlayıcı çalışma ve egzersizlerden hemen sonraki zihinsel
performansın düştüğünü göstermektedir. Bu sonuçlar beden eğitimi
öğretmenleri, antrenörler ve fiziksel uygunluk (fitnes) liderleri için
önemli görülmektedir. Sporcularınız antrenman sonrasında önemli bir
zihinsel etkinliğe katılacaklarsa onlara yapacağınız en iyi öneri, orta
düzeyde eğlenceli bir egzersizdir. Antrenmana katılanların ağır bir
antrenmandan sonra, yeteri kadar dinlenme ve toparlanma fırsatlarının
olup olmadığı gözden geçirilmelidir. Karmaşık yorucu bedensel
etkinlikler sonrasında zihinsel performans olumsuz etkilenmektedir.
Düzenli koşu alıştırmalarının zihinsel başarıya etkisi üzerine
yapılmış pek ço araştırma bulunmaktadır. Fukushi üniversitesinden Japon
Dr. Kisou Kubota bir bilimsel toplantıda sunduğu bildirisinde; haftada 3
gün orta düzeyde yarım saat koşturulan gençlerin programa başlamadan
önce ve 12 hafta sonra kendilerine verilen karmaşık zihinsel
fonksiyonları ölçen testlerdeki başarılarında anlamlı bir gelişme
olduğunu belirtmiştir. Dr. Kubota, uygulanan zihinsel testlerin,
egzersizin beyin fonksiyonlarında sağladığı gelişmeyi gösterdiğini
belirtmektedir. Bununla birlikte koşucuların antrenmanı kesmeleri
halinde zihinsel başarı puanlarının da düştüğünü belirtmektedir. Duke
üniversitesinde yetişkinler üzerinde yapılan bir araştırmada da, 4 aylık
egzersize alınan bir grubun hafıza ve diğer zihinsel becerilerinde
anlamlı gelişmeler kaydedildiği belirtilmektedir. Yine Amerika’da beyin
yaşlanmasını inceleyen bir enstitüde Carl Cotman ve arkadaşları, 3
haftalık bir koşu bandı egzersizi sonrasında farelerin beyinlerinde elde
ettiği sonuçlar ilginçtir. Araştırmada farelerin bazı beyin
hücrelerindeki genlerin fonksiyonlarının arttığı bazılarında ise
azaldığını saptanmıştır. Artan etkinliklerin daha çok beynin strese,
öğrenmeye ve dış etkenlere karşı tepki verme sorumluluğunu üstlenen
genlerde olduğu gözlenmiştir. Bu da sporun strese öğrenmeye ve vücudu
dış etkenlere karşı koruyan fonksiyonlarına olumlu etkisini ortaya
koymaktadır.
Son araştırmalar sporun kaslar kadar beynin gelişiminde de etkili
olduğunu ortaya koymaktadır. Uzun yıllar beyindeki hücre sayısında bir
artma olamayacağını okumuştuk. Fareler üzerinde yapılan araştırmalar
egzersizin beyin kıvrımı hücre sayısında çoğalmayı(neurogenesis) sağladığını ortaya koymaktadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder